Göz kanlanması neden olur, nasıl geçer? Tedavisi ve öneriler

Göz kızarıklığı da denilen göz kanlanması gözdeki damarların şişmesi veya tahriş olması durumudur. Gözün yüzeyinde bulunan küçük kan damarlarının genişlemesi ile ortaya çıkar. Gözde kanlanma tek başına endişe edecek bir durum oluşturmaz ve çoğu zaman kendi kendine geçer ancak göz ağrısı, göz kuruluğu veya görme bozukluğu gibi belirtilerle birleştiğinde ciddi bir sağlık sorununa işaret eder ve acil tıbbi yardım gerektirir. Gözdeki kanlanmanın iyileşmesinin en güvenli yolu, kızarıklığın nedenini bulmak üzere göz doktorunuza görünmek ve uygun tedaviyi uygulamaktır.

Göz kanlanması nedir?

Gözlerde kanlanma, gözün beyazı ile göz yüzeyindeki şeffaf tabaka (konjonktiva) arasına yerleşmiş küçük kan damarlarının genişlemesiyle ortaya çıkar. Gözü kaplayan dokulara veya kornea tabakasına yetersiz oksijen gitmesi nedeniyle olur. Göz kanlanması veya göz kızarıklığı gözün beyazı (sklera) üzerinde birçok pembe ya da kırmızı çizgi varmış gibi veya tüm skleraya bir pembelik veya kırmızılık yayılmış gibi görünebilir.

Normal şartlarda görünmeyen bu küçük kan damarları çevresel etkiler veya yaşam tarzına bağlı nedenlerden ya da bazı göz problemlerinden dolayı şişebilir. Kanlanma her iki gözde oluşabileceği gibi tek gözde de görülebilir.

Göz kanlanması neden olur?

Gözde kanlanma, genellikle alerji, tahriş, göz yorgunluğu, aşınan lensler veya pembe göz (konjonktivit) gibi yaygın göz enfeksiyonları nedeniyle oluşur. Bununla birlikte, bazen üveit veya glokom gibi daha ciddi bir hastalıktan da kaynaklanabilir.

Ayrıca gözde tahrişe neden olan çeşitli etkenler de kızarıklığa neden olabilir. Örneğin:

  • Kuru hava
  • Güneş ışığına aşırı maruz kalma
  • Hava kirliliği, toz veya duman
  • Alerjik reaksiyonlar
  • Soğuk algınlığı
  • Bakteri veya virüs
  • Şiddetli öksürük veya hapşırık
  • Kimyasala maruz kalma
  • Dijital göz yorgunluğu

Göz yorgunluğu veya öksürük, subkonjonktival (konjoktiva altında) kanama olarak bilinen ciddi bir duruma neden olabilir. Subkonjonktival kanamada gözde kan lekesi görülebilir. Bununla birlikte, kanlanmaya ağrı eşlik etmiyorsa göz genellikle 7 ile 10 gün içinde temizlenir.

Göz kızarıklığının daha ciddi nedenleri enfeksiyonlardır. Enfeksiyonlar, gözün farklı bölümlerinde ortaya çıkabilir ve tipik olarak ağrı, akıntı veya görmede farklılık gibi ek semptomlar yaratır.

Gözde kanlanmaya neden olabilecek enfeksiyonlar:

  • Blefarit: Göz kapaklarında oluşan enfeksiyonlardır. Kirpiklerin bulunduğu kısımları kapsar. Genellikle kirpik köklerinin yakınındaki küçük yağ bezleri tıkandığında ortaya çıkar. Gözlerde tahriş ve kanlanmaya neden olur.
  • Konjonktivit (pembe göz): Gözün yüzeyini kaplayan şeffaf zarın (konjoktiva) iltihabıdır. Genellikle bakteriyel, viral bir enfeksiyon ya da alerjik bir reaksiyon nedeniyle oluşur. Bebeklerde tamamen açılmayan bir gözyaşı kanalı nedeniyle ortaya çıkabilir. Görüşü nadiren etkiler.
  • Korneal ülserler: Gözün dış kısmını kaplayan saydam tabakanın viral veya bakteriyel enfeksiyonudur. Genellikle lens kullanan veya soğuk algınlığı yaşayan kişilerde görülür.
  • Üveit: Gözün orta tabakasını etkileyen göz iltihabıdır. Belirtileri birden ortaya çıkar ve hızla kötüleşir. Gözde kızarıklık, ağrı ve görmede bulanıklığa yol açar. Üveitin olası nedeni enfeksiyon, yaralanma veya otoimmün bir hastalıktır. Çoğu zaman bir neden tespit edilemez. Kalıcı görme kaybına neden olabilir. Komplikasyonları önlemek için erken teşhis ve tedavi önemlidir.
  • İritis: İris (gözün çevresindeki renkli halka) iltihabıdır. Nedeni tam olarak bilinmese de, bazen bağışıklık sistemi ile ilgili bir sorun veya bir enfeksiyon nedeniyle oluşabilir. Gözde kanlanma, ışığa duyarlılık, görüş bulanıklığı ve baş ağrısı yaratır. İritis, bir üveit türüdür.

Göz kızarıklığına neden olabilecek diğer durumlar

  • Göz kuruluğu adı verilen gözlerin nemli kalmasını sağlayan gözyaşının düşük miktarda üretilmesi veya uygun kalitede gözyaşı üretilmemesi.
  • Göz travması veya göz yaralanması.
  • Akut glokom adı verilen ve ağrıyla sonuçlanan göz basıncındaki hızlı artış.
  • Kontakt lenslerin aşırı kullanımı nedeniyle oluşan tahriş veya kornea çizikleri.
  • Kanama problemleri.
  • Göz ameliyatı sonrası.

Sigara ve alkol tüketimi, dijital cihazların sürekli kullanımı ve yetersiz uyku gibi yaşam tarzı faktörleri de göz kanlanmasına yol açabilir.

Göz kanlanması tehlikeli mi?

Göz kanlanması çoğunlukla acil tıbbi yardım gerektirmez. Bununla birlikte belirtileriniz şiddetli olmasa da aşağıdaki durumlarda acil tıbbi yardım almalısınız:

  • Travma veya bir yaralanmanın ardından gözünüzde kanlanma oluştuysa,
  • Baş ağrısı ve görüşte bulanıklık varsa,
  • Işıklar etrafında beyaz halkalar veya haleler görmeye başladıysanız,
  • Bulantı ve kusma yaşıyorsanız mutlaka uzman bir doktora veya acil servise başvurun.

Ne zaman doktora gidilmeli?

  • Belirtileriniz iki günden uzun sürüyorsa,
  • Gözü kanlanan çocuğunuz 2 yaşın altındaysa,
  • Görmenizde farklılıklar oluştuysa,
  • Gözünüz acıyor veya ağrıyorsa,
  • Işığa duyarlılığınız arttıysa,
  • Gözleriniz sarı, kahverengi veya yeşil bir mukoza ile kaplanmaya başladıysa,
  • Gözlerinizin birinde veya ikisinde akıntı mevcutsa,
  • Gözlerin içinde veya çevresinde şişlik varsa,
  • Gözünüzü açamıyor ya da açık tutamıyorsanız,
  • Gözünüzde bir şey varmış hissini yaşıyorsanız,
  • Kanlanma yabancı bir cismin kaçması veya bir kimyasalın sıçramasından kaynaklanıyorsa,
  • Kanınızı incelten heparin veya warfarin gibi ilaçlar alıyorsanız,
  • Kendinizi hasta hissediyorsanız doktorunuzu hemen görmelisiniz.

Göz kanlanması nasıl geçer?

Çoğu durumda göz kanlanmasının göz kızarıklığı ve göze yaptığı baskıdan başka hiçbir semptomu olmayabilir. Çoğu kanlanma vakası, uygun hijyen uygulamalarıyla ve kızarıklığa neden olabilecek tahriş edici unsurlardan kaçınarak iyileştirilebilir ve önlenebilir. Göz kanlanması için evde uygulayabileceğiniz bazı tedavi yöntemleri:

  • Soğuk veya ılık kompres uygulayın: Ilık veya soğuk suyla ıslattığınız pamuk veya temiz, yumuşak bir bez yardımıyla kızaran gözünüze düzenli olarak kompres yapmak rahatlatıcıdır.
  • Göz makyajından kaçının: Gözleriniz kanlıyken göz makyajı yapmayın ya da hipoalerjenik ürünleri tercih edin. Makyaj malzemelerinizi paylaşmayın.
  • Gözyaşı damlası kullanın: Eczacınıza danışarak temin edebileceğiniz yapay gözyaşı damlaları kullanabilirsiniz.
  • Göz damlası kullanın: Özellikle mevsimsel alerjilere yatkınsanız, antihistaminik göz damlaları iyi gelebilir.

Ancak bazı göz damlaları kızarıklığın daha da armasına neden olabileceğinden doktorunuza danışmadan göz damlası kullanmayın.

Göz kanlanmasına ne iyi gelir?

Göz kanlanmanızın kötüleşmesini önlemek için:

  • Duman, polen, toz ve diğer tetikleyicilerden korunmak için gözlerinizi iyi kapatan bir güneş gözlüğü kullanın.
  • Göz yorgunluğuna neden olabilecek faaliyetlerden kaçının.
  • Gözünüzdeki kırmızılık geçinceye kadar kontakt lens kullanmayın.
  • Lenslerinizi her zaman uygun şekilde temizleyin ve tek kullanımlık lensleri tekrar kullanmayın.
  • Enfeksiyonu önlemek için ellerinizi düzenli olarak yıkayın ve gözlerinize dokunmaktan kaçının.
  • Giysilerinizi, yastık kılıflarınızı ve havlularınızı düzenli olarak yıkayın.
  • Mevsimsel bir alerjiniz varsa, yatmadan önce veya eve geldiğinizde duş alın.
  • Klima, evinizdeki havanın nemini azaltabilir, bulunduğunuz ortamın nem dengesini korumak için bir buhar makinesi kullanabilirsiniz.
  • Kullandığınız ilaçların göz kuruluğu yapan yan etkileri hakkında doktorunuza danışın.

Göz kanlanması tedavisi

Göz kanlanmasının yaygın tedavileri arasında göz damlaları, antibiyotikler, kremler ve oral ilaçlar yer alır. Doktor teşhisi önemlidir, çünkü tedaviler enfeksiyon türüne göre farklılık gösterir. Viral göz enfeksiyonları kendi başına düzelme eğilimindedir ve reçeteli ilaçlar gerektirmez. Bakteriyel göz enfeksiyonları ise antibiyotik gerektirir. Her iki enfeksiyon türü de bulaşıcıdır ve kolayca yayılır.

Doktorunuz ayrıca, gözünüzdeki tahriş edici maddeleri temizlemek için bir tuzlu su çözeltisi kullanabilir. Gözün çok tahriş olduğu bazı durumlarda, doktorunuz ışığa maruz kalmayı sınırlamak ve gözün iyileşmesine yardımcı olmak için bir göz bandı önerebilir. Tedavi edilmeyen enfeksiyonlar göze kalıcı hasar verebilir.

Göz arkası kanaması nedir, neden olur?

Göz içini dolduran jöle kıvamındaki sıvı (vitreus) içine olan kanamalardır. Göz arkası kanamaları dışarıdan bakıldığında anlaşılamadığı için göz sağlığı açısından risk oluşturur. Göz içine olan kanamalar, genellikle damarları etkileyen hastalıklar sebebiyle ortaya çıkar.

Göz arkası kanamasının başlıca sebebi, diyabet hastalığının retina tabakasında yer alan damarları etkileyerek çalışmasını bozmasıdır. Retina damarlarında meydana gelen bir tıkanıklığın ardından da gelişebilir. Bunun dışında hipertansiyon, retinadaki yırtılmalar, travmalar, yaşa bağlı görülen sarı nokta hastalığı veya lösemi gibi sistematik bir hastalık göz arkası kanamasına neden olabilir.

Göz arkası kanamasının belirtileri

Göz arkası kanamaları nedenlerine göre farklı belirtiler gösterir.

  • Ani görme kaybı,
  • Görmede bulanıklık,
  • Işığa hassasiyet,
  • Gölgelenme,
  • Uçuşan cisimler ya da örümcek ağına benzer görüntüler görme göz arkası kanamalarının başlıca belirtileridir.

Göz arkası kanaması nasıl geçer?

Göz arkası kanamasının tedavisi, altında yatan sebebe göre değişir. Retina yırtığında acil olarak cerrahi müdahale veya lazer tedavisi gerekir. Diyabet gibi sistemik bir hastalığa bağlı oluşan göz arkası kanamasında, baş yukarıda kalacak şekilde istirahat önerilir ve durum 1-2 haftada bir yapılan kontrollerle takip edilir. Kanama 2 ay içinde geçmediyse göz içi temizleme ameliyatı yapılır.

Kanama uzun süre göz içinde kalırsa kanamaya neden olan hastalığın yaratacağı hasardan başka komplikasyonlara da yol açabilir. Göz arkası kanaması kalıcı görme kaybı ile sonuçlanabilecek kadar ciddi bir hastalıktır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Next Post

Böbrek Yetmezliği Nedir?

Paz Mar 26 , 2023
Böbrek yetmezliği, vücutta bulunan böbreklerden birinin ya da ikisinin çeşitli sebeplerden dolayı kandaki toksik maddeleri temizleme yeteneğini kaybetmesi durumudur. Böbrek yetmezliği kimi zaman akut böbrek yetmezliği şeklinde gelişebilirken kimi zaman da yıllar içerisinde yavaş yavaş gelişip kronik bir hale gelebilir. Böbrek yetmezliği yaşayan hastalarda böbreğin sahip olduğu fonksiyonlar %85 veya […]

Recent Post